Translate

14 Haziran 2014 Cumartesi

İlk sinema deneyimi/ Karlar ülkesi










Uzun zamandır kızım bizimle sinemaya gitmek istiyordu. Zamansızlık nedeniyle ertelemek zorunda kalıyorduk.  Dün o beklenen zaman gelmiş olmalı ki elimizde mısırlar, kolalar kendimizi koltukta bulduk. Aslında kola içmiyoruz ama nasıl olduysa bilet aldığımız arkadaş mısırın yanında iki de kola ücretini almış. Ayda yılda bir yasakları çiğneyip kendimizi şımartmanın ne zararı olur ki? 
Kreşle beraber çok film izledi ama çekirdek ailecek izlediğimiz ilk filmdi.


Filmi izlemeye giderken "yaşasın ayasa gidiyoruz" diye seviniyordu. Ayasın her zaman sinemada gösterimde olduğunu sanıyor minnoş...


Filmi sevdi. İkinci yarıda biraz sıkıldı ama beklediğimden daha az hareketliydi. Salondaki çocukların kahkahalarını duyunca başka çocukların da olduğunu hissedince kahkahaları daha bir coştu, daha bir mutlu hissetti kendini.


Sonra babamıza babalar günü hediyesi baktık. Bizim fırlama ortadan kayboldu ve onu vitrinde mankenle konuşurken bulduk: "Küçük mankencik, nasılsın iyi misin? Sen ne kadar da şirin ve miniksin..."



Film bittikten sonra "Anne ya arkadaşlarım filmi izlediğime inanmazsa?" diye yakınıyordu. Ah kuzucum benim yaa...



Filmin en tatlılarından biriydi o geyik...




Kötü adam da çok komikti 



Kar canavarı biraz gereksiz derecede korkunçtu









Vee filme çok ayrı bir tat katan komik kardan adam 'Olaf'...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder