Translate

30 Haziran 2014 Pazartesi

Playstation ile ilk tanışma

Hastane kantini deyip geçmemek lazım, ne zaman bir oyuncak alsam kızım en çok o oyuncağıyla oynar. Bazen nöbetlerin en güzel yanının yaz akşamlarında kantine yapılan kaçamaklar olduğunu düşünürüm. Bazen nöbette olmanın verdiği suçluluk duygusuyla sanki annenin yokluğunu unutturabilecekmiş gibi ufak kantin oyuncaklarından alırım. Kantin yetkilileri çocuksu ruhlarının etkisiyle mi yoksa çocukların nabzını iyi tuttuğundan mı bilinmez hep en popüler oyuncakları bulundurur.


İşte pembiş kelebeğin hayatımıza girişi böyle bir akşamda oldu...


Playstation ise bir akşam oturmasında karşımıza çıktı ve kızımın diline "hani varya şu televizyondaki kocaman oyun" olarak dolandı. Ama neden rahat rahat sere serpile oynamak varken oyuncak kutusunun içi? Onu bir türlü çözemedim. Paylaşılamayan oyuncak kutusu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder